Muhtemelen çevrenizdeki pek çok kişi İngilizcenizi geliştirmeniz için sürekli İngilizce dizi izlemenizi tavsiye ediyor. Biliyorsunuz, “İngilizceyi diziler ve şarkılardan öğrendim,” diyen ekip de hiç ufak değil. Çünkü bu bir şehir efsanesi değil. Özellikle de bunu bir farkındalık içinde yaparsanız, hem dinleme becerilerinizi hem İngilizce kelime bilginizi artırmak için etkili bir tamamlayıcı aktivite olur.
Dizileri bir yöntem ve farkındalık içinde izlemek, hem dinleme becerilerinizi hem İngilizce kelime bilginizi artırmak için etkili bir tamamlayıcı aktivite olur.
The Simpsons (Intermediate, Genel İngilizce)
The Simpsons'un 30 yıldır devam ettiğini biliyor muydunuz? Hepimizin az çok tanıdığı bu Amerikan klasiğinde, çok da “normal” olmayan bir ailenin günlük hayattaki maceralarını izliyoruz. Bu dizinin İngilizce öğrenmenize katkı sağlayacak olmasının en büyük sebebi, günlük hayattan diyalogların gerçekliği ve bol tekrarlı olması. Anlayamadığınız kültürel referanslar için endişelenmeyin. En azından şimdilik. Orta ve üstü bir İngilizceniz varsa ve çizgi dizi seviyorsanız, The Simpsons eğlenceli bir alternatif olabilir.
Suits (Advanced, İş İngilizcesi ve Deyimler)
Dolu dolu orta seviyede (intermediate) iseniz ve hem genel İngilizce hem de iş İngilizcenizi geliştirmek istiyorsanız, not defterinizi hazırlayıp bu akşam Suits'e başlayabilirsiniz. Suits dizisinin konusu ise talihsiz sebeplerden okulu bırakmak zorunda kalmış fakat zehir gibi bir zekaya sahip Mike'in üst düzey bir hukuk bürosunda mülakata girmesi ve kıvrak zekasıyla parıltılı özgeçmişlere sahip tüm adayları geride bırakıp Harvey'i etkilemesi ve asistanlığını üstlenmesiyle başlıyor ve hızla gelişiyor. Dizide zekice diyaloglar, bol bol iş İngilizcesi esintileri ve ayrıca akıcı günlük konuşmalar bulacaksınız.
Seinfeld (Upper Intermediate, Genel İngilizce ve Günlük/Sosyal Diyaloglar)
Seinfeld, televizyon tarihinde dakikada 1 milyon dolar kazanan ilk diziydi. Yine intermediate seviyesi ve üzeri bir İngilizceniz varsa ve klasik Amerikan sit-comlarından (situational comedy:durum komedisi) hoşlanıyorsanız, Jerry Seinfeld ve arkadaşları günlük diyaloglarla, Amerikan esprileriyle ve İngilizce ifade biçiminizi geliştirecek pek çok öğeyle güzel bir seçim. Gerçek hayatta da bir komedyen olan Jerry ve arkadaşlarının komik ilişkilerini, şehir yaşamını ve içine düştükleri eğlenceli durumları anlatan Seinfeld'i zaman öldürmek için izlemekle kalmayıp, konuştukları dile de odaklanırsanız g]nl]k hayatta işinize yarayacak pek çok yeni kelime ve ifade öğrenebilirsiniz.
How I Met Your Mother (Intermediate-Upper Intermediate, Genel İngilizce ve Sosyal Diyaloglar)
Sosyal ortamlarda işinize yarayacak ve sürekli tekrar eden benzer diyaloglar, net cümleler, kısa ve öz ifadeler... Bu diziden öğrenebilecekleriniz Ted'in çocuklarının annesiyle tanışma hikayesinden çok daha fazla. Ortalamanın biraz üzerinde İngilizce biliyorsanız anlamakta çok zorlanmayacağınız bu diziyi altyazısız izlemeye gayret etmeniz ve duyduğunuz onlarca gerçek hayata dair diyaloğu kendi kendinize tekrar etmeye çalışmanız sizce de etkili bir konuşma ve dinleme çalışması olmaz mı? New York'ta yaşayan bir arkadaş grubunun aşk ve arkadaşlık ekşnindeki küçük maceralarını izlerken İngilizce pratik yapabilirsiniz.
The Big Bang Theory'de Sheldon'ı canlandıran Jim Parsons'un bu dizide Barney Stinson rolü için seçmelere katıldığını biliyor muydunuz?
Lucifer (Upper Intermediate, Genel İngilizce ve Gramer)
Alışılmadık bir polisiye teması üzerinden ilerleyen Lucifer, izlemekten keyif alabileceğiniz bir dizi. Lucifer, cehennemin efendisi olmaktan sıkılıp dünyaya gelir ve Los Angeles'da ışıltılı bir bar açıp farklı bir yaşam sürmek ister. Fakat kimliği ve geçmişi peşini bırakmaz. Neden ideal? Farklı aksanları bir arada görebileceğiniz bu dizide tüm diyaloglar; yaygin deyimler ve konuşma kalıpları ile dolu. Ayrıca dilbilgisi anlamında da dikkatinizi vererek dinlemeniz zaman içinde bir çok kuralı öğrenmenize yardımcı olacak. Elbette bu durum düzgün bir İngilizce konuşulan tüm dizi ve filmler için geçerli.
Bonus: Shark Tank
Girişimciler için yatırımcı önünde kendilerini İngilizce ifade etmek ve onları ikna etmek yolculuklarında en zorlu aşamalardan biri. Shark Tank gibi programları sürekli takip ederek sunumlarında giriş, gelişme ve sonuç bölümlerinde kullandıkları konuşma kalıplarını ve ifadeleri/kelimeleri zaman içinde kavramaya gayret edin. Hatta sürekli tekrar eden bu kalıpları not edin ve dinlediğiniz girişimleri bir de siz değerlendirmeye çalışın. Elbette son ürün kendi fikrinizi en iyi şekilde anlatmanız.